Yapı Kredi Teknoloji Gn. Md. Mustafa Dündar ile Röportaj
ACM: Kurumunuz da Agile dönüşüme başlamaya nasıl ve neden karar verdiniz?
Bankacılık sektöründe yoğun bir rekabet söz konusu. Kullandığımız teknolojiler, müşterilere sunduğumuz ürün ve hizmetler hızla değişiyor. Bu değişime ayak uydurmak için yeni yaklaşımları denemek ve başarılı olduğunu gördüğümüz alanlarda kullanmak istiyoruz. Yönetimimizin de destek ve isteğiyle pilot proje ile bu dönüşüme başlama kararı aldık.
ACM: Agile dönüşüm ile ne gibi değişimler yaratıldı, katkısı ne oldu?
Herkeste Agile konusunda bir farkındalık oluştu. Yaptığımız işler başka türlü de yapılabiliyormuş anladık. Bu iş yapış şeklimizi, daha iyi, daha yalın nasıl yaparız diye sorgulamamıza yol açtı.
Bir diğer kazanım projeleri gerçekleştirirken değer odaklı bakış açısının yerleşmeye başlaması oldu. Takımın ve özellikle Product Owner’ların projeye değer odaklı yaklaşarak “en büyük değeri nasıl sağlayacağız?” konusunu sorgulaması gördüğümüz faydalardan bir tanesi. Üstelik bu yaklaşım yerleşmeye başladıktan sonra Agile ya da geleneksel farketmez genel olarak kullanılmaya başlıyor.
Ayrıca geleneksel modelde birbirlerinden daha uzak olan uzmanlık alanları Agile ile birlikte aynı lokasyonda aynı amaç için çalışmaya başladıklarında, birbirlerini ve yaptıkları işleri daha iyi anlamaya başladılar. Özellikle iş birimlerinin ve BT’nin birbirini anlayabilmesi ve ortak bir hedef için çalışabilmeleri oldukça değerli bir kazanım.
ACM: Dönüşümde şimdiye kadar olan süreçte neleri farklı yapardınız?
Çok klasik bir cevap olacak ancak iş birimini daha fazla dahil edebilmek için daha fazla enerji sarfederdik diyeceğim. Değişimin sadece BT tarafındaki bir metod değişikliği olarak algılanmaması lazım. BT dışındaki projelerde de büyük fayda sağlayacak bir yaklaşım bu.
Ayrıca eğitim konusunun önemli olduğunu düşünüyorum. Yönetim kadrosunun tamamının dönüşüm çalışmaları öncesinde eğitim alması ve çalışanların bir adım önünde olması faydalı olur. Sonuçta akıldan çıkarılmaması gereken en önemli konu, bunun bir dönüşüm çalışması olduğu.
ACM: ACM’in bu çalışmalarda katkısı ne oldu?
ACM bize dönüşümün nasıl yapılabileceği konusunda yol gösterici oldu. Dönüşümü gerçekleştirecek ve devam etmesini sağlayacak Agile Studio’yu kurduk. Agile Studio bir Scrum takımı ve 2 haftalık Scrum koşuyor. Çıktısı ise Agile dönüşümün kendisi. Agile Studio’nun başlangıçta Product Owner’ı ACM oldu. İşler oturmaya başladıktan sonra ise bu görevi bize devredip takım içinde yer aldı. Ayrıca oluşturulan Scrum proje takımlarında koçluk görevi üstlendiler ve kendi SM ve koçlarımızı yetiştirmeye katkı sağladılar.
ACM: Dönüşümle ilgili uzun vadeli planlarınız neler?
Öncelikle kurum olarak Agile yetkinliklerimizi artırmayı planlıyoruz. Kendi koçlarımızı, eğitmenlerimizi, Scrum Master’larımızı yetiştireceğiz. Çalışmaya başladığımızdan beri Agile yöntemlerle geliştirdiğimiz proje oranını artırıyoruz. Bu artış devam edecek ve orta vadede, geleneksel model ve Agile’ı proje portföyümüzün uygun alanlarında birlikte kullanmaya devam edeceğiz.
ACM: Agile dönüşüme başlamak isteyen kurumlara tavsiyeleriniz neler olur?
Başlasınlar. Agile denemeyi, hatalardan ders çıkarmayı ön plana çıkaran bir yaklaşım. Bu sebeple aynı yaklaşımı kendi dönüşümlerinde de kullansınlar ve iterative olarak ilerlesinler. Pilot proje yapmak konuyu, zorluklarını ve faydalarını anlamak ve anlatmak açısından faydalı oluyor. Ayrıca bunun bir proje değil dönüşüm olduğunu unutmamak lazım. İş yapış şekli değişecek, buna bağlı olarak teknoloji ve araç değişiklikleri gerekebilecek ve her şeyden önemlisi kültür değişimi gerekecek. Bu sebeple ciddiye alınmalı, kuvvetli bir üst yönetim desteği muhakkak olmalı. İş biriminin bu dönüşüm içinde olması asıl değer yaratacak kısımlardan bir tanesi ve ihmal edilmemeli.
Yorumlar